♦Ahmet Durmuş

Hamburg Türk Basın Birliği geleneksel kahvaltısına katılan konuklar Almanya, Hamburg ve Türkiye üzerine gündemi değerlendirdiler.

Pazar günü Manşet Gazetesi İmtiyaz Sahibi Ömer Polat, gazete muhabirleri  Yasemin Duman ve Naciye Aslan tarafından Altona Köz Sait Restaurant’ta verilen Basın Kahvaltısının konukları Hamburg Türk Toplumu (TGH ) Başkanı Murat Kaplan, Siyaset Bilimci Bülent Güven, SPD’ye en çok üye kazandırarak tanınan İş İnsanı Yılmaz Aydın ve CDU Schleswig-Holstein Milletvekili Seyran Papo oldu.

HTBB üyelerinin çoğunluğunun hazır bulunduğu kahvaltı sıcak bir atmosfer ortamında gerçekleşirken, gazetecilerin davete katılan konuklara yönelttikleri sorular da sık sık gülüşmelere ve neden oldu.

Gündeme dair her türlü sorunların konuşulduğu ortamda en çok soru TGH Başkanı Murat Kaplan’a yönetildi.

Türkçe, Kürtçe’de bilen ve Sol Parti (Die Linke)’de başlayan siyasi hayatını şimdi CDU Schleswig-Holstein Milletvekili olarak devam ettiren Seyran Papo’da gazetecilerle yaptığı tanıtım sohbetinde açıklamalarını Almanca olarak yaparken, ”Neden Türkçe olarak cevap vermek istemiyorsunuz? sorusu üzerine,  ”Kendimi Almanca daha iyi ifade ediyorum” şeklinde cevapladı.

Hamburg Türk Toplumu’nun neden önemli olduğunu gelen bir soru üzerine yanıtlayan Kaplan, ” Bana göre  TGH, toplumdaki önemli sorunları dile getiren bağımsız bir kurum. Ben burada yaptığımı da üzerime düşen bir görev olarak görüyorum. Yani biz Hamburg Türk Toplumu Yöneticileri ve üye dernekler de dahil hepimiz gönüllü çalışıyoruz” dedi.

Yeniden TGH’da başkan adayı olacak mısınız ? sorusuna da cevap veren Kaplan, ” Yeni dönemde de aday olur muyum, onun için şimdi bir şey diyemem ama bence bu bir bayrak yarışı. Daha iyi imkanlar daha farklı insanlar yönetim kuruluna aday olsunlar, başkanlığa aday olsunlar. Burası bir Hanedan değil. Burası bir demokratik yapı. 23 üye derneğimiz var. Hepsinin de başkan adayı çıkarma kapasitesi olması gerekli. Çok renkli olursak kazanırız. Bağımsızlığımız da bizim zenginliğimizdir. Bunu geçen hafta Basın Birliği’nin de katıldığı 23 Nisan etkinliğinde gösterdik. Deneklerimizin, Alman kurumların katılım ve destekleri ile 5 bin insan TGH’nin bahçesinde coşkulu bir etkinliğe imza attık. Biz bunu daha iyi ve daha ileri götürmek istiyoruz” diye dile getirdi.

Hamburg’daki Türk basınından beklentiniz nedir? sorusuna da TGH Başkanı Kaplan, ” Reklam haberciliği de önemli ama çok büyük ciddi sıkıntılarımız var. Hamburg’da yaşıyoruz. Almanya’nın kurallarını çok iyi bilmemiz lazım. Ben çok iyi bilmiyorum diyorum ama beraber daha iyi bilebiliriz. Çok Türkiye konulu haberler olunca biz buradaki gelişmeleri görmüyoruz. Buradaki olaylar çok daha önemli burada yaşıyoruz, çocuklarımız burada okula gidiyor. Okul bitince meslek hayatına burada atılıyor. Burada zorluklar yaşıyorlar, Neden yaşıyorlar? Yani buradaki sorunlara daha çok yer verilmesi gerekiyor. Araştırma yapmak lazım bazen ve bazen de eleştirmek lazım. Sadece bir etkinlik paylaşımı bir haber olmuyor. Evet bir haber ama haber geçmiyor” dedi.

HTBB Başkanı’nın Mehmet Atak’ın siyasi arenada çok parti değiştirdiniz. En son olarak ta sizi İYİ Pati’den aday adayı olarak gördük. Sizin bu ”U” dönüşlerinizi nasıl değerlediriyorsunuz? sorusu kahvaltı masasında gülüşmelere yol açarken, Siyaset Bilimci Bülent Güven’de,” Bu soruyu soracağınızı biliyordum. Ben siyasi ilkelerimde herhangi bir taviz vermiyorum. Partilerden bana teklifler geliyor. Ben CHP ile de Sayın Kılıçdaroğlu’yla da görüştüm. Yani davetler karşıdan geliyor” diyerek cevapladı.

Türklerin siyasi ortamdaki yerini nasıl görüyorsunuz? sorusuna Bayern’de siyasi hayatına SPD ile başlayan ve Hamburg’da bunu devam ettiren Yılmaz Aydın, bizim siyasette daha fazla yer almamız gerektiğine inanıyorum diyerek, ” Siyaset yapmak artık sünnet değil, bir farz” dedi.

Sıcak ve verimli bir ortam içerisinde Saat 12:00’ye konuklarını ağırlayan Hamburg Türk Basın Birliği daha sonra kendi gündemleriyle devam eden kahvaltısı saat 13:30’da sona erdi.

Hamburg Türk Basın Birliği, yaklaşık 50 yılını mesleğe vermiş olan HTBB üyesi Kadir Tacgın’a  özel olarak yaptırılmış bir Saat hediye etti. Tacgın’a hediyesini gazeteci Yaşar yıldırım verdi.